21 JUMP STREET



Kelime oyunlarıyla dolu olduğu için çeviri süreci biraz sıkıntılı geçse de, seyrederken çok keyif aldığım filmlerden biridir 21 Jump Street, ya da Türkçe adıyla Liseli Polisler.

Jonah Hill zaten çok sevdiğim, rol aldığı filmlere her zaman büyük katkı sağlayacağına güvendiğim bir oyuncu olmuştur. Bu filmde başrolü paylaştığı Channing Tatum'unsa, daha önceden seyrettiğim filmlerinde, sırf yakışıklılığı için mi oynatıyorlar yoksa gerçekten yetenekli bir oyuncu mu olduğuna karar verememiştim. Bu filmde kararımı verdim: Channing Tatum iyi oyuncu. Sonradan seyrettiğim filmlerinde de bu kararım pekişti.


Film de iyiydi, oyuncular da iyiydi; ama en başta da söylediğim gibi, çeviri süreci sıkıntılı geçti. Keyifli bir film olduğu için, geniş geniş zamanım olsa hepsine ayrı ayrı zaman ayırmak isteyeceğim kelime oyunlarıyla doluydu diyaloglar. Tabii öyle bir zaman aralığı neredeyse hiçbir projede  olmadığı için, çoğu yer üzerinde istediğim kadar uzun duramadım.

Örneğin, filmin sonlarına doğru, iki kafadarın gizli kimliklerinin ortaya çıktığı bir sahne vardı. Kapının arkasındaki kız "Siz polissiniz!" mealinde bir şeyler bağırdığında, bunlar da kız aslında başka bir şey diyormuş gibi lafı çevirmeye çalışıyordu.

Bu blogu okuyan, İngilizce bilmeyen herkesten özür dileyerek geçen diyaloğu buraya aktarıyorum:

-I'm going to kill you, you stupid fucking cop!

-
She called me a stupid fucking cock.  That's rude.

-
Dickhead narc motherfucker!

-
Did she just say "nickhead dark motherfucker"?  That's racist.

O dar zaman aralığında üzerinde fazla düşünmeye fırsat bulamadan, kelime oyunlarını en iyi şekilde vermeye çalışan bir şeyler yazmaya çalıştım. Bu noktada tek tesellim, bu işe ilk başladığımda bize verilen kısa kursta (ya da tanışma toplantısı desek belki daha doğru olur), "Bazen bir cümleyi çevirirsiniz, sonra durup değiştiririrsiniz. Sonra beğenmeyip bir daha değiştirirsiniz; ama sonunda genellikle yine ilk çevirdiğiniz biçimde bırakırsınız. Çünkü akla ilk gelen, konuşma diline en yakın olandır." denmiş olmasıdır, ki pek çok durumda hâlâ uyduğum bir tavsiyedir.

Filmin tabii ki en güzel yanlarından biri de, benim ortaokul - lise yıllarımda televizyonda gösterilen ve yaşıtım herkesin severek takip ettiği 21 Jump Street dizisine bağlı kalmaması; ama o diziye çok zekice esprilerle göndermeler yapmasıydı. O diziyle ilgili göndermeleri genç seyircilerin pek anlayacağını sanmıyorum; hatta, çoğu kişinin Johnny Depp'in neden bu filmde küçücük bir rolde oynadığına anlam veremediğini tahmin ediyorum. Benim gibi yaşı ilerlemişlerse tebessüm edecektir illa ki.

Yorumlar