Venus in Fur

İleri demokrasinin beşiği güzel ülkemde Twitter'dan sonra Youtube'un da yasaklandığı, vpn programını açıp kapatmaktan bilgisayarların ayarlarının şaştığı, 30 Mart 2014 yerel seçimlerine günler kala dönemin Başbakanı Sayın Tayyip Bey'in kısık sesine rağmen mitinglerde halkına seslendiği günlerde, ben de, bana film gönderip parasını göndermemek gibi bir politika benimsemeyi tercih eden bir dağıtımcı şirketin her zamanki gibi acil işlerinden biri olan La Vénus à la fourrure, ya da İngilizce adıyla Venus in Fur, ya da Türkçe adıyla Kürklü Venüs filmini çeviriyordum. Takip ettiğim kadarıyla vizyona girmeyen, sadece festivalde gösterilen bir film oldu.

Aslı Fransızca olan, benim yine İngilizce alt yazılarından Türkçeye çevirdiğim işlerden biriydi Kürklü Venüs. Film aslında bir çevirmeni boğacak kadar çok diyalog içerse de, İngilizce alt yazılar biraz özetten gitmeyi tercih ettiği için hiç de şikayet etmedim.  

Aslında enteresan bir filmdi. Başka şartlar altında seyretmiş olsaydım, Roman Polanski'nin ilk olarak The Tenant / Kiracı filmiyle irdelediği cinsiyet kimlik değiştirme teması üzerinde çektiği bu filmi de keyifle seyrederdim herhalde. Ama o sıradaki yoğun iş yüküm altında, öyle bir lüksüm olamadı tabii. 





"Bizi olduğumuz kişi yapan hayattır." diye güzel bir laf vardı filmde. Onu da paylaşmaya değer buldum sizinle.

Yorumlar