Vizyona, Maymunlar Cehennemi ve Transformers'la aynı zamanda girdiğinden olsa gerek, The Signal / Sinyal filmi bence hak ettiği ilginin onda birini bile görememiş seyircilerden. Kabul, insanın ağzı bir karış açık seyrettiği "Yahu bunlar ne yapmış böyle?" dediği çığır açan bir film değildi, ama kesinlikle kaliteli bir gerilim ve bilim kurgu filmiydi.
Gerilimi sadece olayların gelişmesiyle değil, karakterler arasındaki ilişkilerle de yansıtması çok önemli bir artı puan bence. Sadece kötü adamlara ya da canavarlara, ya da o filmde kötü olarak gösterilen ne varsa ona abanmak yerine, karakterlerin birbirleriyle olan ilişkisine de yer ayıran bu tip filmleri seviyorum. Örneğin, konusuna bakacak olsanız saçma sapan bir korku filmi olduğunu düşüneceğiniz The Bait filmi, sırf karakterler arasındaki gerilimli etkileşimi başarılı bir şekilde verdiği için hiç ummadığım kadar güzel bir film çıkmıştı. İşte The Signal'ı, o filmin birkaç gömlek üstünü olarak değerlendirmek gerekir.
Sadece seyirci olarak değil, çevirmen olarak da çok memnun kaldığımı söylemeliyim. Çevirisi kolay, bu blogta sık sık şikayet ettiğim spotting list'i sorunsuzdu. Çok yorulmadan güzel güzel çevirdim.
Ve de filmi gerçekten o kadar beğendim ki, hakkını vermek gerektiğini düşünerek gittim bir de sinemada seyrettim.
Filmin boxoffice sayfasına buradan ulaşabilirsiniz.
Yukarıda bahsettiğim The Bait filminin çeviri süreciyle ilgili yazdıklarıma da buradan ulaşabilirsiniz.
Gerilimi sadece olayların gelişmesiyle değil, karakterler arasındaki ilişkilerle de yansıtması çok önemli bir artı puan bence. Sadece kötü adamlara ya da canavarlara, ya da o filmde kötü olarak gösterilen ne varsa ona abanmak yerine, karakterlerin birbirleriyle olan ilişkisine de yer ayıran bu tip filmleri seviyorum. Örneğin, konusuna bakacak olsanız saçma sapan bir korku filmi olduğunu düşüneceğiniz The Bait filmi, sırf karakterler arasındaki gerilimli etkileşimi başarılı bir şekilde verdiği için hiç ummadığım kadar güzel bir film çıkmıştı. İşte The Signal'ı, o filmin birkaç gömlek üstünü olarak değerlendirmek gerekir.
Sadece seyirci olarak değil, çevirmen olarak da çok memnun kaldığımı söylemeliyim. Çevirisi kolay, bu blogta sık sık şikayet ettiğim spotting list'i sorunsuzdu. Çok yorulmadan güzel güzel çevirdim.
Ve de filmi gerçekten o kadar beğendim ki, hakkını vermek gerektiğini düşünerek gittim bir de sinemada seyrettim.
Filmin boxoffice sayfasına buradan ulaşabilirsiniz.
Yukarıda bahsettiğim The Bait filminin çeviri süreciyle ilgili yazdıklarıma da buradan ulaşabilirsiniz.

Yorumlar
Yorum Gönder